Reklamlarrrrrrr....

 

Yıllar önce Almanya’ya geldiğimde içimde hep 'Türkiye özlemi' vardı. Tabii ki o özlem hiç sönmedi, aksine çığ olup taştı. Dağları, taşları delerek de devam etmekte....
O yıllarda onu biraz dindirme adına 'Köln Radyosu'’nun her akşam 40 dakika olsun yayın yapmasını beklerdik. Ve gerçekten burada insanlarımızın dertlerine derman olan radyo aynı zamanda da 'Türkçemizin' unutulmaması adına büyük hizmet yapıyordu. Hala da yayınına aynı ciddiyette devam ediyor.

Derken uydu yayınları ile 'TRT INT' yayın hayatına başladı. Çok heyecanlanmıştık ama o da gayri ciddi yayınlarla bizimle dalga geçti. Demode olmuş Amerkan filmlerini 'temcit pilavı' gibi oynattılar. Hemde aynı filmi haftada 2 kez olmak üzere. Bizler 'Klasik Türk Filmleri' beklerken, dizileri beklerken, başka şeyler bulmuştuk. Amatörce yayın akışı da cabası.

Derken 'Özel Kanallar' yayın hayatına başlayınca işin iyice suyu çıktı. Burada bazı kanal ve programları tenzih ederim. Onlar haksızlık yapmak istemem. Ama onlardan da kaç tane var ki??? Zaten 'Türkçe' diye bir şey kalmadı. Programlar sadece para kazanmak için yapıldı. Diziler insanları başka dünyalara götürürken 'Reklam aralarında' dizi ya da programlar izlenmeye başladı. Reklamlarda süper haplar, ilaçlar pervasızca yayınlanmakta. Ne için, tabii ki PARA PARA PARA!!! Motifler, mafya, çarpık ilişkiler ya da abuk sabuk konular üzerine kuruldu hala da devam etmekte. Silikonlu hatunlar ekranlarda boy göstermeye başladı. Bunun adına birde güzellik diyorlardı, bu nasıl güzellikse? Haberler ise 'Show' ağırlıklı ve 'Magazin' içerikli oldu. Gündeme bazılarının 'iç donu' yada 'sapıkca ılişkileri' bomba gibi düşerek damgasını vurdu. Şok habeler hiç mi hiç bitmedi. Hala da devam ediyor. Herşey ballı börekmiş gibi 'Lale devrini' andıran tablolar çizilmeye başlandı. Bir takım şeyler sanki unutturulmaya çalıştırılıyor gibi geldi bana. Ülkemizin en önemli maçlarını 'Avrupa Türklerine' izlettiremeyen kanallar adeta 'savaş naklen yayını' yapmaya başladılar. Ülkemizin Milli maçlarını bile 'Türkmen TV’de' izlerken o kanalı ve Kuzey Irak’taki soydaşlarımızın sesini duyma fırsatı bulduk. Teşekkürler 'Türkmen TV' teşekkürler.

Kimsenin bizi ciddiye falan aldığı yok. Kimsenin umrunda değil bizim çocuklarımız Türkçe öğrenmiş yada öğrenmemiş. Bizimle ilgili devletin ciddi bir projesi yok. Bizim önümüzdeki 50 yılda da olacağını sanmıyorum. Olsa idi 'Medya' denilen bu etkili silahı bizlerin daha iyi olması adına kullanırdı. Bizleri bu tacirlerin eline atmazdı. Artık uyanma zamanı. Artık silkinme zamanı geldi de geçiyor.

Bizler bir şeyler yapmalıyız. Nasıl bir şeyler mi? 'Ekranı karartmalıyız' Kendilerine çeki düzen verene kadar o kanalları o programları izlememeliyiz. Onlar kendileri çalıp kendileri söylesinler var mısınız? Ne zamana kadar? Ekranda bir bilim adamına en az bir manken kadar konuşma hakkı verilene kadar '.

Buradaki 'çığ' gibi büyüyen sorunlarımıza daha fazla sahip çıkmalıyız. Almanya’nın gündemini de aynı hassasiyetle takip ederek sorunlarımıza sahip çıkabiliriz. Sadece 'fiziksel' olarak Almanya’da yaşamayı bırakmalıyız artık. 'Ruhsal' olarak da burada olmalıyız ki, sorunlarımız çözülebilsin…

 

Haydi bakalım var mısız?

 

Bayram Aybastı

b.aybasti@hotmail.de