-
Aa
+
 26/06/2018

Ünalan seçimleri ARD’ye değerlendirdi

Ünalan Türkiye seçimlerini WDR’ye değerlendirdi

Türkiye Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve Genel Seçimi Alman medyasında her yönüyle büyük ilgi ile izleniyor. Cumhur İttifakı’nın ve Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın seçim galibiyeti Alman medyasında şaşkınlık yaratmış  ve medyayı kaba hatlarıyla ikiye bölmüş görünüyor. Alman medyasının bir bölümünde AK Parti ve Erdoğan karşıtlığı seçim sonrası da devam ederken, analitik yayın yapan kanallar konunun çok boyutlu irdenlenmesini sağlıyor. Örneğin analitik gündem programlarıyla ciddi çalışmaları bulunan ARD, WDR, Arte, Phoenix  gibi televizyon ve radyo kanalları seçim analizlerini daha soğukkanlı analistlere yaptırmayı tercih ediyor.

ÜNALAN: „SEÇİMLERİN GALİBİ ERDOĞAN

Alman Birinci Kanalı ARD'de yayınlanan ana haber bülteni 'Tagesthemen'e konuk olan Duisburg -Essen Üniversitesi öğretim görevlisi siyasetbilimci Dr. Ahmet Ünalan Türkiye seçimlerini değerlendirdi. Ünalan şu değerlendirmeyi yaptı: „Türk seçmeni Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri için tercihini yaptı. 60 milyon seçmenin yüzde 87’si oy vererek yüksek bir katılım oranı gösterirken yurtdışında 1,3 milyon seçmen oyunu kullandı. Seçmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP önderliğindeki Cumhur İttifakı‘na mutlak çoğunluk sağladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan oy kaybetmekle birlikte tekrar seçilmeyi ve Cumhur İttifakı ile meclis çoğunluğunu almayı başardı. Tayyip Erdoğan’ın seçimlerle sağladığı başarı ise hala Türkiye seçmenin güvenine sahip olduğunu gösteriyor.”

CHP’NİN ADAYI CHP’DEN FAZLA OY ALDI

Açıklamasının devamında AKP’nin son genel seçimlerde yüzde 50 civarında olan oy oranından yüzde 7’lik payını kaybettiğine dikkat çeken Ünalan: “Buna rağmen müttefiki MHP’nin kendi oylarını korumasıyla meclis çoğunluğunu elde etti. CHP 2015 Genel Seçim sonuçlarının gerisine düşerek, çoğunluğu büyükşehirlerde bulunan orta sınıf Türk seçmeninin beklentilerinin karşılayamadı. Ama Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, partisi CHP’den (31 %) fazla oy aldı. Böylelikle Muharrem İnce daha geniş bir seçmen yelpazesine hitap ettiğini ispat etti. Bu durum aynı zamanda CHP içinde yeni bir Genel Başkanlık yarışına işaret etmekte.” dedi.

İYİ PARTİ GÜÇLÜ BİR GİRİŞ YAPTI

İYİ Parti’nin kısa bir sürede yüzde 10’luk bir oy oranı kazanarak meclise güçlü bir grupla giriş yaptığını da vurgulayan Ünalan: “Önmüzdeki süreçte, İYİ Parti’nin merkez sağ seçmenin yeni adresi olmaya başlaması beklenmekte. HDP zor koşullara rağmen yine meclise güçlü bir gurupla girmeyi başardı. HDP için seçim süreci zordu, zira Cumhurbaşkanı adayı ve parti yöneticilerinin çoğu hala cezaevinde bulunmakta. Muhalefet partilerinin farklı siyasi görüşlerin bir araya gelmesiyle oluşturduğu Millet ittifakı, hedefine ulaşamadı. Seçmen algısında Millet İttifakı‘nın Cumhur İttifakı‘na karşı daha belirsiz bir alternatif olduğu anlaşıldı.

ERDOĞAN İSTİKRAR VE GÜVENLİĞİN ADRESİ OLARAK GÖRÜLÜYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüzde 7’lik oy kaybına rağmen hala seçmenleri tarafından istikrarın, refahın ve güvenliğin adresi olarak görülmekte olduğuna da vurgu yapan Ünalan: „Temelde devletçi olan ve siyasi deneylere kapalı olan Türk seçmeni, 2018 seçimleriyle birlikte yıllardır süren seçmen davranışını bir kere daha gösterdi. Ancak muhalefetin seçim sürecinde dayanışma içinde olması, Rusya’nın aksine Türkiye’de canlı bir muhalefetin olduğuna dair bir işarettir. Bu da demokratik kültür açısından olumlu olarak kabul edilmesi gereken bir olgudur. Siyasi teoride, yaygın kanaati doğrulayacak şekilde ekonomik ve siyasal kriz durumunda otoriter ve karizmatik siyasi liderlerin daha fazla tercih edildiği gerçeği bu seçimlerde de bir kez daha kanıtlandı.” şeklinde konuştu.

TOPLUMUN BÖLÜNMÜŞLÜĞÜ ERDOĞAN’A YARADI

Türkiye toplumunun belli çizgilerle ayrışmış ve kutuplaşmış olması Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nın lehine bir sonuca dönüştüğünü dile getiren Ünalan: “Böylelikle, AKP iktidarı döneminde toplumun merkezine yerleşen muhafazakar ve milliyetçi seçmen kitlesinin farklı partilere oy verme  olasılığı ortadan kalktı. Sonuçta, Cumhurbaşkanı Erdoğan beş yıl boyunca kendisinin tasarladığı ve yetkileri oldukça geniş olan Cumhurbaşkanlığı makamında Türkiye’yi yönetecek. Bunu yaparken MHP’nin desteğine her zaman ihtiyacı olacak. Bu, aynı zamanda (milliyetçi bir diğer partinin de mecliste olmasıyla) son üç yılda beliren AKP’nin milliyetçi ve güvenlikçi politikalara doğru evrilme sürecini hızlandıracak. İç ve dış siyasi sorunlar, Türkiye AB ilişkilerinin fiilen donmuş olması, yaklaşan ekonomik kriz ve küçülme emareleri seçim sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı’nı zorlayacak en belirgin etkenlerden.” dedi.

ALMANYALI TÜRKLERİN SİYASAL TERCİHLERİ

Türkiye kökenli seçmenlerin daha önceki yıllarda olduğu gibi bu sefer de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olağanüstü bir destek sağladıklarını belirten Ünalan: “Almanya´daki Türk seçmeninin yüzde 65’i Cumhurbaşkanı Erdoğan’a oy verdiler. Bu, Almanya’daki Türk seçmeninin sosyoekonomik konumuyla yakından ilgili. Zira Almanya’daki Türk toplumu Türkiye’nın sosyolojik çevresinden Almanya’nın alt katmanlarına göç etmiş olmanın etkisiyle kültürel aidiyet duygusuyla siyasi tercihlerde bulunmakta. Bu kitlenin kendisini yalnız ve dışlanmış hissetmesi Türkiye’deki taşra seçmeninin tercihine benzer bir şekilde tercih yapmalarına neden oluyor. Aynı şekilde yurt dışında azınlık konumundaki Türk toplumunun kültürel ve siyasal tercihleri daha duygusal olabiliyor. Özellikle genç Türk seçmenlerinin hislerini Cumhrubaşkanı Erdoğan tepkisel boyutta dillendiriyor. Yalın siyasal söylemi Erdoğan’ı genç Türkler için açık arayla en popüler siyasi figür haline getiriyor.  Oysa aynı kitlenin Almanya’daki siyasal tercihleri belirgin bir şekilde farklılaşıyor. Burada Türk seçmenler çoğunlukla sosyaldemokrat partilere oy veriyorlar. Bu olgu da Türk toplumunun sosyal konumuyla elbette yakından ilgili.” şeklinde konuştu.

Haber: (Almanya Bülteni) – Düsseldorf

Politika