„Halk savunması“ örgütlenmesi yasal mı?
Pegida gösterilerine katılarak sözde „Almanya'nın ve Avrupa'nın İslamlaşması tehlikesine karşı“ endişe ve korkularını seslendirmek modası yavaş yavaş sönerken, şimdi yeni moda kentlerde „Bürgerwehr“ yani halk savunması adıyla gruplar oluşturarak sözde „polise yardımcı olmak.“ Peki Almanya'da yasalar bu konuda ne diyor? Bir grup vatandaş bir araya gelerek halk savunması adıyla sokaklarda düzen sağlamaya, suçluları engellemeye ya da yakalamaya kalkışabilir mi? „n-tv.de“ isimli haber sitesinin haberi bu sorulara cevap veriyor. İşte „Bürgerwehr“ hakkında bilmeniz gerekenler.
Eskiden Pegida gösterilerinde bir araya gelerek önce mültecilere, ardından göçmenlere onun da ardından yabancılara öfke kusan „endişeliler“ şimdi kentlerde organize olarak „Bürgerwehr“ adlı oluşumlar kurmaya başladı. Yılbaşı gecesi Köln Merkez Garı ve etrafında çok sayıda kadının mültecilerin ağırlıklı olduğu gruplar tarafından cinsel olarak taciz edilmesi bu oluşumların sayısını hızla artırmaya başladı. „Kadınlarımızı koruyacağız“ sloganıyla sosyal medya üzerinden organize eden gruplarla ilgili Almanya yasaları çelişkili maddelere sahip.
HEPSİ AŞIRI SAĞCI MI?Söz konusu haberde bu grupların çoğunlukla aşırı sağ eğilimli kişiler tarafından kurulduğuna dikkat çekilse de, bazı „politik olarak nötr“ insnaların da Bürgerwehr adı altında biraraya gelebildiklerine vurgu yapılıyor. Yani çoğu öyle olsa bile, her Bürgerwehr grubu aşırı sağcı olmayabilir. Alman devleti gelişmeleri endişeyle ilediğini ve bu gruplara sıcak bakmadığını belli eden açıklamalar yapsa da, yasalar bu grupların oluşmasına engel değil. İçişleri Bakanlığı kentlerde güvenlik, asayiş ve düzen sağlama görevi polisindir dese de yasalara göre vatandaşların barışçı şekilde biraraya gelemsini ve birlikte yürüyüş yapmasını engelleyecek bir yasa maddesi yok. Halk savunması grupları faaliyetlerini anayasanın 8. maddesine dayandırıyor. Anayasanın 8. maddesi şöyle sölüyor: „Bütün Almanlar hiçbir kurumdan izin almadan ve başvurmak zorund akalmadan barışçı ve silahsız olarak biraraya toplanma hakkına sahiptir.“ Anayasanın bu genel prensibi eyaletlerin kendi gösteri ve toplanma kanunları tarafından detaylandırılmış durumda.
HALK SAVUNMASI YASAL MI?
Eyaletlerin bu konudaki yasaları ufak tefek farklılıklar gösterse de genel olarak şu çerçeveyi çizmekte: Kendi kendine spontane olarak toplanmalar düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde hoş görülse de, örgütlü toplanmalarda en az iki gün önce polise başvuru yapmak gerekmekte. Halk savunması adıyla bir araya gelen gruplar da yürüyüşleri esnasında el ilanı, broşür gibi malzemeler dağıtırlarsa ya da politik içerikli sloganlar atarlarsa bazı eyaletlerde ikinci kategoriye giriyor ve polis tarafından izinsiz gösteri kapsamında engelleniyor. Ancak halk savunması grupları genellikle ikişer üçerli gruplar olrak yürüdükleri için çoğu kez bu kapsamdan da kurtuluyorlar. Yasada kaç kişiden itibaren gösteri olarak kabul edileceğine dair bir ayrıntı yer almamakta. Hukukçulara göre bu kişiler yürüyüşleri esnasında kendilerini göstermek ve ve belli etmek dışında şiddet kullanmak, kimlik kontrolü vs gibi faaliyetler yapmadıkları sürece bir hobi ve yürüyüş grubu statüsünde oldukları için polis tarafından engellenmeleri mümkün değil.
YASAL HAKLARI NELER?
Alman yasalarına göre herhangi bir gösteri ve toplatıda ateşli ya da ateşsiz olsun herhangi bir silah taşımak yasak. Dolayısıyla halk savunması yapan gruplar elerinde ve üzerlerinde sopa, bıçak, elektroşok, biber gazı ve ses tabancası gibi maddeler kesinlikle taşıyamaz. Üzerinde bu gibi silah sayılabilecek maddeler olanlar, polise teslim etmemeleri halinde iki yıla kadar hapisle yargılanabilir.
Halk savunması grupları uyarı ve caydırıcı etki uyandırmak bahanesiyle üniforma taşıyamazlar. Ancak „Warnweste“ denilen fosforlu yelekler giymelerinin önünde de herhangi bir yasal engel bulunmamakta. Bu kişiler yasal olrak bu yeleklerin üzerine politik sloganlar olmamak kaydıyla yazılar da yazabilirler. Bu da ifade özgürlüğü kapsamında yer almakta. Almanya'da her vatandaş suç üstünde yakaladığı bir kişiyi polis gelinceye kadar tutma hakkına sahip. Yani hırsızlık yaparken engellediğiniz kişiyi polis gelene kadar zorla tutabilirsiniz. Ancak bunu yaparken çok dikkatli olmakta, şahitler tarafından görüldüğünüzden ve kişinin suç işlemekte olduğundan emin olmak zorundasınız. Aksi takdirde başınız belaya girecektir. Polis tarafından aranan bir şüpheli olduğundan kuşkulandığınız bir kişiyi ise kesinlikle tutamaz, alıkoyamazsınız. Yapmanız gereken tek şey polise haber vermek olabilir. Halk savunmaları da bu kapsamda kabul edilebilir. Nefsi müdafa olmadığı sürece şiddet kullanmak ya da tutuklama, alıkoyma gibi eylemler ciddi suçlardır ve suçlu da olsa bir kişiye aşırı ve toplu şiddet kullanan kişiler kendierini hakim karşısında bulurlar. En azından yasalara göre bu böyle. Alman polisinin bu gibi oluşumlara karşı nereye kadar hoşgörü göstereceğini ve son haftalarda basına yansımaya başlayan bu gibi grupların şiddet kullandıklarına dair haberlerin üzerine hangi ciddiyetle gidildiğini kamuoyu tarafından merakla takip ediliyor.
Haber: (Almanya Bülteni) – Düsseldorf
