Ortak sorun vize

Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası
(TD-IHK) geçtiğimiz gün Alman Odalar Birliği DIHK ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TOBB ile birlikte Berlin’de Türk-Alman İş-Forumu’nu gerçekleştirdi. Federal Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onur konuğu olarak katıldıkları program TD-IHK Başkanı Dr. Rainhardt Freiherr von Leoprechting’in selamlama konuşmasıyla başladı. Programa Cumhurbaşkanlarının yanısıra iki ülkenin ekonomi, bilim, siyaset ve medya çevrelerinden 700’e yakın seçkin davetli ile Alman Ticaret ve Sanayi Odası (DIHK) Başkanı Prof. Dr. Hans Heinrich Driftmann ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisacıklıoğlu da katılarak birer konuşma yaptılar.VİZE SORUNU ÇÖZÜLMELİ
Konuşmasına Türk-Alman ilişkileri üzerine genel bir bakış sunarak başlayan TD-IHK Başkanı Dr. Freiherr von Leoprechting, Almanya’da yaşayan Türk kökenli girişimcilerin rolüne özel bir vurgu yaparken: 'Türk işadamlarının vize başvurularında zaman kaybı yaratan bürokratik uygulamar yüzünden oldukça sert bir rekabet yaşanıyor.Almanya, Türkiye ve Avrupa Komisyonu bir an önce bir araya gelerek vize özgürlüğü için gereken şartları sağlamalıdırlar.' şeklinde konuştu.

WULFF DA VİZE SORUNUNA VURGU YAPTI
Daha sonra davetlilere hitaben bir konuşma yapan Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff çifte vergilendirmeyi önleme ile ilgili her iki ülkesinde yapılan anlaşmanın önemine vurgu yaparken : 'Almanya Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne daha da yakınlaşmasına büyük önem vermektedir. Bu bağlamda açıkça ve dostluk ruhuyla ele alıp birlikte çözüme kavuşturmamız gereken görevler de bulunuyor. Türk işadamlarına vize uygulamasında kolaylıkların sağlanması da bunların arasındadır. Federal Hükümet burada iyileştirme imkanlarını incelemeli ve sonra da uygulamalıdır.' dedi. Almanya’ya iş göçünün üzerinden yarım asır geçtiğini de vurgulayan Wulff : ' Başlangıç her iki taraf için zordu. Her iki tarafta da entegrasyonu güçleştiren ihmaller oldu. Bu nedenle günümüzde herkesin, Türkiye kökenli hemşerilerimizin, hak ve sorumluluklarıyla ve topluma katkıda bulunarak, Almanya’ya ait olduklarının bilincinde olması daha da büyük önem taşımaktadır. Bu alanda toplumumuzda bazı potansiyellerin mevcut olduğunu görüyorum.' şeklinde konuştu.
İKİ ANADİL OLABİLİR
Daha sonra kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül konuşmasında programın sunucusunun hem Türkçe hem de Almanca’yı güzel konuştuğuna dikkat çekerken:'Bizim istediğimiz de bu. Kendi ana dilini de öğrenebilir, diğer dili de aksansız konuşabilir. Bir insanın iki ana dili olabilir. Almanya'da bütün Türklerin yapması gereken bu. Bu pozitif zemin teşvik edilmeli. Biz de Alman meslektaşım Wulff ile Berlin’de Türklerin yoğun olarak yaşadığı bir semte gittik. Orada da herkesin ne kadar mutlu olduğunu gördük. Biz siyasetçilerin görevi de bu.' dedi.
İLİŞKİLERİMİZ GEÇİCİ DEĞİL
İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin çok eskiye dayandığını vurgulayan Gül:'Bugün de baktığımızda Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı yine Almanya. Bu şunu gösteriyor; ilişkilerimiz geçici ve konjonktürel değil. İlişkilerimiz geçmişten geliyor ve sağlam bir mecrada devam ediyor. O bakımdan, ben gelecek ile ilgili atıflar yaparken bunu hayali olarak söylemiyorum, inanarak söylüyorum. Bu günkü Türkiye 10-20 yıl öncesinden çok farklı. Artık Türkiye bazı AB üyesi ülkelerden altyapı ve sağlam ekonomi bakımından daha ileridedir.' diye konuştu.

KAPILAR AÇILIRSA HERKES ALMANYA’YA GELMEZ
Uyumla ilgili çeşitli karşılıklı şikâyetlerin de olduğunu vurgulayan Gül: 'Bütün bunların çözülebileceği inancındayım. Kimse şöyle düşünmesin, Türkiye'den kapıları açarsak herkes koşup Almanya'ya gelecek. İnanın ki böyle bir şey söz konusu değil. İlişkilerimize çok daha büyük iş birliği imkânları ve çıkarlar zemini içerisinde yaklaşırsak bunun neticesinin iyi olacağına inanıyorum. Bir gün gelir AB ülkelerinin üye olmasına olur verdiği Türkiye, belki AB üyeliği’ni istemeyebilir. Ama bu günkü görüşmeleri çeşitli sebeplerle bloke etmek Türkiye’yi rencide ediyor.' şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından, Türk Alman Ticaret ve Sanayi Odası tarafından hazırlanan ve başarılı Türklerin öykülerinin yer aldığı ''Zirvedekiler'' kitabı Cumhurbaşkanı Gül ve Alman Cumhurbaşkanı Wulff'a takdim edildi.
Berlin - (Almanya Bülteni)























































































