Alman medyasının seçimlere ilgisi

2015 Genel Seçimleri Türkiye’de ve Türklerde olduğu kadar çeşitli Avrupa ülkelerinde ve özellikle Almanya’da da ilgiyle takip edildi. Phoenix, Arte ve 3 Sat’ın ‘Türkiye – seçimler özel’ programları yaptığı seçim günü ve haftasında, Türkiye ve siyaset uzmanları Türkiye Genel Seçimlerini değerlendirdiler.
Genel olarak AKP’nin tek başına iktidarı kaybetmesini ve HDP’nin meclise girmiş olmasını memnuniyetle karşılayan Alman medyası, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi retoriğine atıf yaparak, Erdoğan’ın siyasi gücünün frenlenmesinin Türk demokrasisi için bir şans olduğunu vurguladılar.
Erdoğan karşıtlığının kimi medya kuruluşlarında belirgin bir şekilde önplana çıkmasının yanısıra ay sayıda nesnel ve akademik değerlendirmelere yer verilen programlar da dikkat çekti.
Çeşitli televiyzon kanallarında, radyo programlarında ve Alman yazılı medyasında yer alan Duisburg Essen Üniversitesi öğretim görevlisi ve siyasetbilimci Dr. Ahmet Ünalan ise Alman medyasındaki genel tavrın aksine akademik analizleriyle genel seçimleri değerendirdi.
Dr. Ahmet Ünalan’ın 13 yıllık AK Parti iktidarının tekrar birinci konumda olmasının dikkat çekici olduğu belirttiği analizlerinde, bunun başarısızlık olarak değerlendirilemeyeceğini, muhalefetin ise mecliste bir denge fırsatı bulmuş olmasının bir demokratik şans olduğunu belirtti. Türkiye’de parlamenter demokratik geleneklerin güçlü olduğunu belirten Dr. Ahmet Ünalan, siyasal partilerin geçmişte olduğu gibi çeşitli koalisyon imkanlarını gerçekleştirebilecek olgunlukta olduklarını belirtti. Türkiye’nin demokratik reflekslerinin olumlu olduğunun altını çizen Dr. Ahmet Ünalan, Türkiye’nin bölgesinde kısa dönemli türbülanslara rağmen bir istikrar unsuru olduğunu ve orta vadede ekonomik gücü, jeostratejik konumu, genç nüfusu ve dinamik kültürel yapısıyla yeni önder ülke konumunda olacağını belirtti. Alman WDR kanalında ise Dr. Ahmet Ünalan ‘Türkiye toplumu ve demokratik geleneği, seçimle gelen iktidarların, yine seçimle gideceklerini göstermiştir. İktidarlar seçim sonuçlarını sindirmeleri ve olgunlukla karşılamalarını bilmişlerdir. Bu ileri demokratik bir toplum yapısına işaret etmektedir. Türkiye’yi bölgesinde ayırt eden en önemli özelliklerden birisi demokratik, seküler yapısı ve refleksleridir. Türkiye tarihi mirası ve gelişmişliği ile demokratik dönüşümünü sağlayacaktır. Bundan dolayı 50’li, 70’li ve 2000’li yıllarda genişleyen demokratik sahanın, şimdi de HDP’nin katılımı ile daha çoğulcu ve sağlıklı olması Türkiye açısından olumlu değerlendirilmelidir’ dedi.
Haber: (Almanya Bülteni) – Düsseldorf