Alman edebiyatında yeni bir tarz
Yunus Emre Enstitüsü Köln, ‘Türk – Alman Edebiyatı’ üzerine bir söyleşi düzenledi. Türk-Alman edebiyatının ilk yazarlarından Dr. Yüksel Pazarkaya ve Alman dili uzmanı Dr. Karin Yeşilada’nın konuşmacı olarak katıldığı söyleşiye yazar ve edebiyatseverler katıldı. Söyleşi Yunus Emre Enstitüsü Köln Merkezi‘nde gerçekleşti. Türk-Alman edebiyatının ilk nesil Türk yazarlardan olan Dr. Yüksel Pazarkaya’nın Türkçe ve Almanca kaleme alınmış bir çok şiir ve romanının yanısıra 60 adet kitap çevirisi bulunuyor.
Yazar konuşmasında Alman-Türk yazarların çağdaş Alman yazarlardan bir farkının olduğunu vurgularken: „Türk kökenli yazarların kültürel arka planı yazma süreçlerini etkiliyor. Onlar eserleri ile Alman edebiyatını çeşitlendiriyorlar, yeni bakış açısı ve dil hüneri getiriyorlar. Dolayısıyla Alman edebiyatını zenginleştiriyorlar. Türk-Alman Edebiyatı, 1960’lı yıllardan itibaren kendine özgü bir çizgi oluşturmuştur. Türk yazarlar eserlerini önceleri Türkçe kaleme alırken, zaman içinde artan oranda Almanca yazmışlardır. Bu edebiyat türü önceleri ‘göçmen edebiyatı’, ‘yabancı edebiyatı’ diye adlandırılırken, günümüzde Alman edebiyatının bir parçası olmuştur. Türk- Alman yazarların her iki dili ve kültürü bir arada kullanmasına bağlı olarak eserlerinde, yeni bir edebi tarz gelişmektedir.“ şeklinde konuştu.
ESERLER İKİ KÜLTÜRÜ BİRBİRİNE YAKLAŞTIRIYOR
Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Yılmaz Bulut yaptığı değerlendirmede Türk-Alman Edebiyatının artık çağdaş Alman edebiyatının bir parçası haline geldiğini belirtirken: „Verilen edebi eserler iki kültürü birbirine yaklaştırıyor ve toplumların birbirini anlamasını kolaylaştırıyor.“ şeklinde konuştu. Söyleşide Türk- Alman edebiyatının başlangıcından günümüze kadar değişimindeki süreçler, dönüm noktaları ve ortaya çıkan önemli eserler üzerinde duruldu. Karin Yeşilada ve Yüksel Pazarkaya göç sürecinde oluşmuş şiir ve romanlarından çarpıcı okumalar yaptı.
Haber: (Almanya Bülteni) – Köln
