-
Aa
+
 16/11/2014

Anti-stres yasasına eleştiriler

Hükümetin anti-stres yasasını çıkarmaya hazırlandığı bildirildi. Bir sağlık sigortası şirketinin yaptırdığı araştırmaya göre çalışanlar iş veren tarafından her an ulaşılabilir durumda olmaktan yakınsa da, boş zamanlarını ellerindeki akıllı telefonlarla sosyal çevreleri tarafından her an ulaşılabilir durumda olmaya devam ediyor ve bu da çalışanların üzerinde stres baskısı yaratıyor.

SÜREKLİ ERİŞİLEBİLİR OLMA STRESİ

Federal Çalışma Bakanı Andrea Nahles „Anti-Stress-Gesetz“ olarak bilinen çalışanların üzerindeki stres yükünü azaltmayı hedefleyen yasayı çıkarmaya hazırlanıyor. Nahles, yasaya gerekçe olarak insanların iş verenleri tarafından her an ulaşılabilir olmaya zorlandığı ve firma tarafından çalışanlara verilen mobil telefonların çalışanlar üzerinde baskı yaratmasını gösterse de, yasa tasarısını eleştirenler, çalışanların iş saatleri dışında firma telefonlarını kapatmalarının işe yaramayacağını belirtiyor. Yasayı eleştirenler, insanların iş yeri telefonlarını kapatsalar bile, ellerindeki akıllı telefonlarla çevreleri tarafından her an ulaşılabilir durumda olduklarını ve iş dışındaki zamanlarını ellerindeki bu telefonlarla meşgul olarak geçirdiklerine dikkat çekiyor.

STRESİN ANA KAYNAĞI İŞ YERİ Mİ?

Schwenninger Krankenkasse adlı sigorta şirketinin yaşları 14 ile 34 arasında değişen 1000 üzerinde yaptırdığı bir anket çalışması da bu gözlemleri doğrular nitelikte. Araştırmaya göre her 10 kadın ve erkekten 7'si hayatının son bir yıl içinde eskisine oranla daha stresli hale geldiğini ifade ediyor. Her iki kişiden biri günlük hayatının önemli bir kısmında stres altında olduğunu belirtirken, sadece her 5 kişiden 1'i stresin kaynağı olarak okul, meslek eğitimi ya da iş yaşamını gösteriyor. Her 4 kişiden 1'inden daha az miktarda kişi ise iş vereni tarafından iş saatleri dışında da ulaşılabilir olmak zorunda olmanın üzerinde baskı ve stres kaynağı olduğunu ifade ediyor.

ASIL BASKI AİLE VE ARKADAŞ ÇEVRESİNDEN

Araştırmanın en çarpıcı sonucu ise şu: Ankete katılan kadınların %42'si, erkeklerinse %38'i günün her anında arkadaşları ve aileleri tarafından ulaşılabilir durumda kalmanın üzerlerinde baskı yarattığını itiraf ediyor. Uzmanlar bu sonuçtan yola çıkarak anti-stres yasasının sadece iş yeri kaynaklı baskıya odaklanmasının esksiklik yaratacağı görüşünü dillendiriyor.

 

Haber: (Almanya Bülteni) – Köln

 

Haberler