-
Aa
+
 17/04/2014

Kahve hakkında bilinmeyenler


Kahve

insanı uyanık tutar, kokusuyla büyüler. Kahve günlük hayatımızın vazgeçilmez refakatçisi. Hayatımızın bu kadar içinde olmasına rağmen kahve hakkında bilmediğimiz pek çok şey var.

Kahve Avrupa'ya 300 yıl önce Türkiye'den geldi. Uyarıcılık ve uyanık tutma özellikleriyle Avrupa'da çok sevildi. Almanya'da insanlar kahveyi genelde süt ve şekerle içmeyi seviyor; kahvesini sade (schwarz) sevenlerin sayısı az. Kahvenin imajı son yıllarda giderek yükseliyor. Uzmanlar kahvenin sanılanın aksine herhangi bir sağlığa zararlı özelliği olmadığı, tersine tüketimini abartmamak şartıyla, sağlığa faydalı olduğunu ifade ediyorlar. Kahve hakkında bilmediğimiz pek çok gerçek var. 'web.de' isimli haber sitesi bunlardan altısını okurları için listeledi. Biz de okurlarımız için ilgili siteden bir derleme yaptık.

İNSANLAR KAHVEYİ NASIL KEŞFETTİ?

Bununla ilgili pek çok teori olsa da en kabul edilen teori 1671 yılında Antonius Faustus Naironus tarafından kaleme alındı. Bu teoriye göre, bazı keşişler Etiyopya'nın Kaffa bölgesinde, orman yangınlarından sonra yanarak kavrulmuş kahve çekirdeklerini yiyen yaban keçilerini gözlemlerler ve bu keçilerin diğerlerinden daha uzun süre yorulmadan koşturduklarını görürler. Keşişler de bu kavrulmuş çekirdekleri suda pişirerek bu suyu içmeye başlarlar. Böylece kahve içme fenomeni başlamış olur.

ALMANYA'DA KAHVE VERGİSİ ÖDÜYORUZ

Almanya'da aslında özel bir vergi türü olarak 'kahve vergisi' ödediğimizi biliyor muydunuz? 17 yüzyılda lüks tüketim vergisi dahilinde başlayan kahve vergisi zaman içinde giderek düşse de bugün halen devam ediyor. Bugün Almanya'da kilo başına 2,19 Euro kavrulmuş kahve vergisi ödüyoruz. Bu da paket başına yaklaşık 1,10 Euro demek. Piyasasa satılan kahveye ödediğiniz fiyatın 3'te ya da 4'te 1'i aslında kahve vergisine gidiyor. Neskafe gibi hazır kahvelerdeki vergi oranı daha da yüksek. Bir kilo hazır kahve için 4,78 Euro kahve vergisi ödüyorsunuz.

SADECE ÇEKİRDEĞİ DEĞİL, YAPRAKLARI DA

Kahve bitkisinin sadece çekirdekleri değil, yaprakları da kafein içerir. Kahve yaprakları da kurutulup kaynatılıp içildiğinde uyarıcı bir etki yapar. Bu yapraklar çay olarak tüketilebilir. Bu çayın tadı kahve aromalı seylan çayını andırmaktadır. Kahve içmeyi sevmeyen ancak doğal kafein almak isteyenlere bu çay öneriliyor.

ALMANYA'DA EN POPÜLER İÇECEK

Almanya'da en popüler içecek sanılanın aksine bira değil kahvedir. Almanya'da günde kişi başına ortalama dört kupa kahve tüketiliyor. Bu yıllık 146 litre kahveye ve 7,12 kg öğütülmüş kahve çekirdeğine denk geliyor. Bu miktardaki bir kahve tüketimi için yılda kişi başı 4.984.000 adet kahve çekirdeği ve 204.400 litre su harcanmakta. Almanya'da bira tüketimi ise kişi başına 'sadece' 112,5 litre'dir.

İÇİNDE KURT VAR

'Kopi Luwak' dünyanın en pahalı kahvelerinden biri olup, bu kahvenin Afrika'da yaşayan bir maymun türünün dışkısından toplandığı bilinmektedir. Dünyanın en pahalı kahvesi olan bu kahvenin kilosu 800 Euro'dur. Ancak pek bilinmeyen bir nadir kahve türü de Endonezya'da üretiliyor. Bu kahveyi elde etmek için kahve çekirdekleri toprağa gömülüyor ve kurtlanana kadar bekletiliyor. Daha sonra toprak kazılarak bu çekirdekler çıkarılıyor. Bu kahvenin aroması normalden çok daha güçlü, tadı da oldukça acı ve baharatlı.

KAHVE FOTOĞRAF BANYOSU YAPAR

Dijital fotoğrafçılık yaygınlaşmadan önce insanlar fotoğrafları banyo ederdi. Halen pekçok insan kendi fotoğraflarını kendi karanlık odalarında banyo ediyorlar. Bu hem nostalji hem de bir hobi. İşte bu fotoğraf banyosunda çevre için zararlı kimyasallar yerine kahve kullanılabiliyor. Kahveyle banyo edilen fotoğraflar hem daha çevre dostu hem de renkleri daha canlı çıkıyor. Kahveyle fotoğraf banyosu konusunda internette pek çok bilgi mevcut.


Haber:
(Almanya Bülteni) – Düsseldorf

Sağlık