Her beş hamile kadından biri alkol alıyor

Hamilelikte kullanılan alkolün anne karnındaki bebek üzerinde son derece önemli zararlara yol açtığını bilmeyen yoktur. Ama bu bilgi hamile anne adaylarını alkolden uzak tutmaya yetmiyor. Robert-Koch-Enstitüsü verielrine göre Almanya'da her 5 gebeden 1'i hamilik esnasında alkol kullanmaya devam ediyor. Bu istatistik bilgisinin gerçek hayattaki karşılığı ise korkunç.

Hamile anne adaylarının içtikleri her yudum içkinin bir miktarını da karınlarında taşıdıkları bebekleri içiyor. Robert-Koch-Enstitüsü'nün yayınladığı verilere göre Almanya'da her yıl 10 bin kız ve erkek çocuğu alkolün yol açtığı ciddi sağlık problemleriyle dünyaya geliyor. Anneler „bir bardak sekt ya da bir kadeh şaraptan birşey olmaz“ diye düşünüyor ancak bebeklerinde geri dönülmez hasarlara yol açıyor. Uzmanlar ise uyarıyor: Hamilelikte içilen bir bardak alkollü içki bile bebeğe ciddi zarar verir.

FASD VE FAS SENDROMLARI

Alkolden kaynaklanan sağlık sorunlarıyla doğan çocuklar hem anne babalarını hem de bakıcı ve öğretmenlerini zor durumda bırakıyor. Bu çocuklar hem asabi oluyor hem de kurallara uymakta zorluk çekiyor. Tahminlere göre her yıl 10 bin bebek FASD denilen alkole bağlı sağlık problemleriyle doğuyor. Bunlardan 2000'i ise daha ciddi bir sorun olan FAS'la yani „Fetale Alkoholsyndroms“la dünyaya gelmekte. FAS oldukça ciddi bir hasar ve geri dönüşü yok.

BELİRTİLERİ NELER?

FASD ve özellikle de FAS hastası çocuklara yönelik Almanya'da yeterli yardım, destek ve kontrol kurumları bulunmadığına dikkat çeken uzmanlar, ülkede son derece az sayıda uzmanlaşmış klinik ve danışmanlık merkezi bulunduğuna işaret ediyor. Uzmanalara göre kreşlerdeki personel de FAS ve FASD konusunda yeterli bilgiye sahip değil ve bu sendromlardan muzdarip olan çocukları farkedemiyorlar. FAS ve FASD hastası çocuklar zaman zaman hızlı öğrenme evresine girseler de öğrendiklerini bir zaman sonra uçup gidiyor. Bu çocuklar yakınlık ve mesafe hissine sahip değiller. Deneyimlerinden ders çıkaramıyor ve tehlikeler karşısında aşırı cesaretli davranıyor.

TEDAVİSİ YOK

Bu iki hastalık da ne genetik ne de dışarıdan bulaşan tehlikeli virüs ya da bakterilere bağlı. Tamamen annnenin alkol kullanmasından kaynaklanan bu iki sendromu da engellemek annenin elinde. Zira bu iki hastalığın da tedavisi mevcut değil. Alkolün beyinde yol açtığı hasara bağlı olarak geri dönülmez şekilde hasarlı doğan bu çocukları ancak bir takım ergoterapilerle ve davranıy terapileriyle desteklemek mümkün olabiliyor.

Haber: (Almanya Bülteni) – Dortmund