NSA skandalı tartışması büyüyor

Büyük koalisyon hükümetini oluşturan CDU/CSU ve SPD partilerine mensup üst düzey siyasetçiler arasındaki NSA skandalı polemiği giderek büyüyedurdun, eski Başbakan Gerhard Schröder de tartışmalara dahil oldu. Schröder, Sigmar Gabriel'in „NSA adına yapılan dinleme listelerinin kamuoyuna açıklanması“ talebine destek verdi. CDU ve CSU ise bu yöndeki talepleri sert sözlerle geri çevirmeye devam ediyor.

Amerikan istihbarat teşkilatı NSA ile Alman istihbaratı BND'nin birçok Avrupalı firma hakkında birlikte casusluk ve dinleme faaliyetlerinde bulunduğunun ortaya çıkmasıyla patlak veren istihbarat skandalı her geçen gün büyüyor. Tartışmalar koalisyon hükümetinin geleceğini bile tehdit eder bir boyut kazandı. Tartışmalara katılan eski Başbakan Gerhard Schröder, „Bild“ Gazetesi’ne verdiği demeçle SPD lideri Gabriel'in „arama listeleri kamuoyuna açıklansın“ talebine destek verdi. Bunun son derece haklı bir talep olduğunu ifade eden Schröder, „Zira bu istabarat faaliyetlerinin kurbanları hem Avrupalı hem de Alman firmalarıydı,“ dedi. „Skandalın vakit geçirmeden aydınlatılması gerekiyor,“ diyen eski başbakan, „Alman istihbaratının yabancı bir istihbarat kuruluşuna Alman şirketlerle ya da başka dost devletlerle ilgili casusluk yapsın diye elindeki bilgileri vermesi kabul edilemez,“ ifadelerini kullandı.

CDU/CSU'DAN „SORUMSUZLUK“ SUÇLAMASI

Öte yandan CDU/CSU tarafı bu konuda SPD'den gelen eleştiri ve taleplere sert tepkiler vermeyi sürdürüyor. Son olrak, CDU Genel Başkan Vekili Armin Laschet sosyal demokratları Almanya'nın güvenliğini tehlikeye atmakla suçladı. Laschet şöyle konuştu: „Özellikle, daha önce hiç olmadığı kadar uluslararası terörizm tehlikesinin tehditi altında bulunulan bir aşamada, ABD ile olan ilişkilerimizi ve istibarat işbirliğini tehlikeye atabilecek taleplerde bulunmak sorumsuzluktur.“

CSU Genel Başkanı Horst Seehofer da pazartesi günü SPD lideri Gabriel'i hedef aldı. İddialarla ilgili Gabriel'in aldığı tavrı „tamamiyle kabul edilemez“ bulduğunu belirten Seehofer, „bu bir devlet adamı sorumluluğuna, özellikle de hükümet etme sorumluluğuna sahip bir politkacıya yakışmıyor. Bu olacak iş değil,“ şeklinde konuştu.

Haber: (Almanya Bülteni) – Berlin