-
Aa
+
 12/12/2014

CDU Kongresi'nin ardından

CDU Kongresi'nin ardından

Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) Partisi Köln'de önemli bir kongre gerçekleştirdi. Parti yönetiminin yeniden belirlendiği kongre partinin bugünü ve geleceği konusunda önemli ipuçları içeriyor. Angela Merkel'in yerine kim geçebilir sorusunun yanıtı da kongre sonuçlarında gizli. „n-tv.de“ isimli haber sitesinde yayınlanan haberden CDU parti kongresinden çıkarılacak 12 başlığı okurlarımız için derledik. İşte CDU'nun en son çekilmiş röntgeni:

1. ANGELA MERKEL, RAKİPSİZ

Başbakan Angela Merkel olağan kongrede delegelerin yüzde 96,7'sinin oylarını alarak yeniden CDU Genel Başkanlığı'na seçildi. Bu oran Merkel'in genel başkanlığa seçilmek için aldığı ikinci en yüksek oy oranı. Böylece Merkel partide kendisine herhangi bir rakip olmadığını ve partinin tek ve mutlak patronu olduğunu gösterdi. Bir yorumcunun ifadesiyle „CDU Angela Merkel'dir, Angela Merkel de CDU.“

2. JULIA KLÖCKNER CDU'NUN GÖZDESİ

Genç, modern ama ayna zamanda da bir o kadar muhafazakar. Rheinland-Pfalz Eyalet Teşkilatı Başkanı Klöckner kadın hakları savunuculuğuyla ve Almanya'da „çarşaf yasağı“ önerisiyle gündeme gelmişti. Merkel'in „veliahtları“ arasında adı geçen Klöckner, Merkel'den sonraki en yüksek oyu alarak partinin başkanlık divanına seçildi.

3. URSULA VON DER LEYEN SABIRLI

CDU içinde Merkel'den sonraki en güçlü kadın. Hatta partinin en güçlü isimlerinden biri. Almanya'da von der Leyen'in başbakan olmak için yanıp tutuştuğunu düşünmeyen yok. Ancak Ursula von der Leyen Köln kongresinde bu ihtiraslarıyla ilgili hiç renk vermedi. İddiasız bir profil çizen von der Leyen yine de delegelerden yüzde 70,5 oranında destek aldı. Bir önceki kongrede yüzde 69 almış olan kadın politikacıya verilen desteğin arttığı dikkat çekiyor. Von der Leyen, Merkel sonrası dönem için oyunda ben de varım mesajı verdi.

4. MIKE MOHRING'E SARI KART

Önümüzdeki günlerde Thüringer Eyalet Parlamentosu'nda CDU Grup Başkanlığı'na seçilmesine kesin gözüyle bakılan Mohring, bu eyalette yapılacak seçimlerde de partinin başbakan adayı olacak. Parti içinde bu denli önemli bir yerde olan Mohring'in bu kongrede CDU yönetimine seçilememesi en büyük sürprizlerden biri oldu. Siyasi gözlemciler parti tabanının AfD ile flört halinde olan Mohring'i cezalandırdığı konusunda hem fikir.

5. JENS SPAHN HALA OYUNDA

CDU'nun sağlık politikası denince akla ilk gelen isimlerinden biri olan Jens Spahn bazı konularda ve özellikle 63 yaşında erken emekliliğe muhalefet etmesiyle tanınıyor. Spahn genç bir politikacı ve eşcinsel olduğunu açıklamış bir isim. Parti içinde Yeşiller ile bir koalisyon kombinasyonunu savunan isimlerden biri olan Spahn kongrenin en önemli kazananlarından biri oldu ve parti yönetimine seçilmeyi başardı.

6. CDU'NUN KABUS SENARYOSU: ROT-ROT-GRÜN

CDU kongresinde partinin 2016 seçimlerinde izleyeceği seçim kampanyasının da ipuçlarını bulmak mümkünde. Kongrede ağırlıklı olarak Sol Parti (Die Linke) ve SPD'nin Sol Parti ile olası bir koalisyon olasılığıydı. Kongrede „Rot-Rot-Grün'ü engellemek isteyen CDU'ya oy versin“ söyleminin öne çıktığı dikkat çekti.

7. CDU/CSU-YEŞİLLER KOMBİNASYONU MÜMKÜN

Köln kongresinde hem partinin önde gelen isimlerinin hem de Başbakan Merkel'in söylemlerinde Yeşiller'le bir flört arayışı dikkat çekti. Hessen Eyaleti Başbakanı Volker Bouffier kendi CDU-Yeşiller koalisyon hükümetinden örnekler verdi ve Yeşiller ile birlikte çalışmalarını övdü. Başbakan Merkel de konuşmasında en çok SPD'ye yüklendi ve Die Linke'yi sert dille eleştirdi. Merkel'in Yeşiller'e yönelik kullandığı yumuşak dil siyasi gözlemcilerle „Yeşiller'le flört arayışı“ olarak değerlendirildi.

8. AfD TU KAKA

Siyasi gözlemcilere göre Almanya'da CDU ve CSU'nun daha sağında yeni bir politik merkez ortaya çıkıyor ve Alternative für Deutschland (AfD) kendine bu daha sağda yer ediniyor. Köln kongresinde partinin ağır toplarının AfD'nin adını dahi ağızlarına almamaları dikkat çekti. Sadece Merkel bir haber televizyonuna verdiği röportajda AfD ile herhangi bir işbirliği ihtimaline kapılarının kapalı olduğunu söylemekle yetindi. Hepsi bu. Bunun dışında CDU'lular AfD konusunda yorum yapmaktan ve popülist AfD ile polemiğe girmekten çekiniyormuş gibi bir izlenim verdi.

10. CDU CAMİYE KARŞI DEĞİL

Kongrede iç politika konuşulurken CDU'nun „Özgürlükler ve güvenlik için daha güçlü bir devlet“ söyleminin altı çizildi ve suç ve şiddetle mücadele konusunda daha ileri atılacağının sinyali verildi. „Şiddete temayüllü İslamcılarla mücadele“ edileği mesajı verilirken, aynı zamanda „Yabancılara kucak açma“ („Willkommenskultur“) kültürüne de vurgu yapıldı ve parti olarak AfD tarzı bir dışlamaya destek verilmeyeceği imajı verildi. Konuşmalarda Alman ekonomisinin yetişmiş insan göçüne ihtiyaç duyduğu belirtilirken, İslam dinine yönelik herhangi bir eleştiriden kaçınıldı hatta Almanya'da sürekli yeni camilerin açıldığı ve bunun da yi bir sey olduğu dile getirildi.

11. KALTE PROGRESSION KONUSU SÜMEN ALTI

Almanya'nın son dönemdeki bitmeyen tartışma konularından biri de „kalte Progression“ tartışması. Maaş ve ücretlere enflasyon zammı yapılması neticesinde çalışanların nominal olrak daha yükske maaş alıyor gözüktükleri için bir üst gelir vergisi grubuna dahil edilmeleri ve dolayısıyla daha çok gelir vergisi kesintisi yapılmasına yol açan vergi mevzuatı olan „kalte Progression“un kaldırılmasına yönelik büyük bir kamuoyu baskısı olsa da kongrede „kalte Progression“un kaldırılacağına dair herhangi bir söz verilmedi. CDU hep yaptığı bir taktiği devam ettirdi ve son derece sıcak bir tartışma konusunda net tavır almaktan kaçındı.

12. MERKEL TTIP'DE KARARLI

Yine çokça tartışılan bir konu olan TTIP yani ABD ile Serbest Ticaret Anlaşması konusunda Başbakan Merkel kararlı olduğu mesajını verdi. ABD'nin „çevre koruma ve tüketici hakları“ konularında uluslararası anlaşmaları imzalamaktan kaçındığı gerekçesiyle bu anlaşmaya karşı çıkan Yeşiller partisi ve SPD içindeki bazı çevrelerle Merkel'in TTIP polemiği önümüzdeki dönemde daha da şiddetlenecek gibi gözüküyor.

 

Haber: (Almanya Bülteni) – Köln

Politika