-
Aa
+
 14/12/2014

CSU Almanya’yı tanımıyor

Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin gündeme getirdiği göçmenlerin evde ve kamuya açık alanlarda zorunlu olarak Almanca konuşması önerisine yazılı bir açıklama yayınlayarak tepki gösterdi. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “CSU’nun yaptığı öneri tamamen gerici ve Almanya gerçeklerine aykırıdır. Resmi rakamlara göre her beş kişiden birisinin göçmen kökenli olduğu, Almanca dışında dilleri de konuştuğu gözönünde bulundurulduğunda, böylesine bir öneri CSU’nun gerçekten halen Almanya’yı anlamadığını ya da anlamak istemediğini ortaya koyuyor. Kardeş partisi CDU ve CSU içinden gelen tepkiler de önerinin hayata geçirilecek bir uygulamadan çok tartışma yaratma amaçlı olduğunu gösteriyor.“

AMAÇ ÇÖZÜMDEN ZİYADE TARTIŞMA YARATMAK
CSU’nun asıl amacının göçmenlerin Almanya’ya uyum sağlamasından çok önyargıları ve korkuları körükleyerek uyum sağlamalarını engellemek olduğun açıklamanın devamında: „Açıktır ki; yerli ve göçmenler arasındaki ilişkileri gerecek her açıklama, öneri ve karar uyum düşmanlığından başka bir şey değildir. Belirtmek gerekiyor ki; Almanya’da yaşayan herkesin iletişim için mutlaka bilinmesi gereken Almanca’nın öğrenilmesi de tek başına göçmenlerin uyum sorunlarını çözmeyecektir. Çünkü, uyumun anahtarı sosyal sorunlardadır. Almanya’da yaşayan göçmenlerin bugün en önemli sorunu işsizlik, yoksulluk, eğitimsizlik, düşük ücretli işlerdir. Eğer gerçekten göçmenlerin çoğunluk toplumuna uyumu konusunda önemli değişiklikler isteniyorsa öncelikli olarak göçmenlerin ekonomik-sosyal koşullarını iyileştirmeli, yerli ve göçmenlerin daha fazla aynı ortamlarla birlikte yaşamasının, çalışmasının imkanları genişletilmelidir.“ görüşlerine yer verildi.
ÖNYARGILAR KÖRÜKLENMEK İSTENİYOR
Bir insanın bir kaç dil bildiği günümüz dünyasında farklı ülkelerden gelen göçmenlerden sadece Almanca konuşmalarını istemek ciddiye alınacak bir durum olmadığı da belirtilen açıklamanın devamında şu görüşlere yer verildi: „İsteyen istediği yerde istediği dili konuşma hakkına sahiptir. Öneriyi yapanlar bununla göçmenlere karşı Alman halkı içerisinde önyargıları körükleyerek, bölünmeyi derinleştirme ve bunun üzerinden kendi politikalarını hayata geçirmek istiyorlar. Ancak yarım yüzyıllık göç tarihi, bu türden önerilerin ne kadar saçma ve tutarsız olduğunu defalarca göstermiştir. Bu türden gerici yaklaşımlara verilebilecek en anlamlı yanıt, yerli ve göçmenler arasındaki ilişkileri daha da güçlendirmek, önyargıları azaltmak ve birlikte yaşamı savunmaktır.“

 

Haber: (Almanya Bülteni) – Düsseldorf

Local Haberler