-
Aa
+
 18/01/2015

Teröre karşı nöbet tuttular

Paris’te 17 kişinin öldürüldüğü medyaya dönük girişilen saldırının ardından tartışma konusu olan fikir ve basın özgürlüğü, Almanya’daki Müslümanlar için de önemli ve toplumsal özgürlüğün temelleri olduğu vurgusu yapılarak desteklendi.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Almanya genelinde basın özgürlüğünü desteklemek için 60’dan fazla şehirde yayın yapan, televizyon stüdyoları ile redaksiyon binaları ve yayınevlerini ziyaret ederek basın özgünlüğü için sembolik nöbet tuttu.

Köln kentinde gerçekleştiren eylemde, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği Genel Sekreteri Dr. Bekir Alboğa beraberinde Köln ve çevresinde görev yapan din görevlileri ve dernek başkanlarından oluşan heyetle RTL Televizyonu’nu ziyaret ederek, taziyelerini bildirdi. RTL Televizyon binasında ana haber sunucusu Peter Klöppel tarafından karşılanan DİTİB heyeti, Paris’te öldürülen 17 kişiyi temsilen 17 beyaz gül ve Peygamberimizi temsilen bir de kırmızı gül vererek taziyelerini bildirdi.

RTL GİRİŞİMİ ANLAMLI BULDU

RTL adına selamlama konuşması yapan Peter Klöppel, DİTİB bu aksiyonunun çok anlamlı bir girişim olduğunu belirterek,  Müslüman kitleye karşı medya olarak hassasiyetle yaklaşılması gerektiğini, bu nedenle heyetin paylaştığı hassasiyetleri kendilerinin de paylaştığını dile getirdi. Klöppel, terörle İslam’ın bir arada anılmasının doğru bir yaklaşım olmadığını da sözlerine ekledi.
HEM BASINA HÜRRİYET HEM PEYGAMBERE SAYGI

“Teröre karşı uyarı nöbeti“ başlatılan eylemle ilgili DİTİB Genel Sekreteri Dr. Bekir Alboğa daha önceden hazırlanan basın bildirisini okudu. Bildirinin ardından basın mensuplarına hitap eden Alboğa: „Biz fikir ve basın hürriyetini savunurken, aynı zamanda Peygamberimize saygılı olunmasını da bekliyoruz. Rahmet ve merhamet Peygamberi bir terör peygamberi olarak gösterilemez. O’nun getirdiği din terörle birlikte anılamaz. Ancak teröristlerin yaptıkları bu terör eylemini de tam anlamıyla nefretle kınıyoruz. Bizim dinimiz Allah’ın 99 isminden el-Selam, el-Rauf, el Mümin, el-Müheymin gibi koruyucu, barışı ve emniyeti, rahmeti, mağfireti lütfedici gibi güzel isimleri olan rabbimizin isimlerinden yola çıkarak bu yapılanların İslam’ın ruhuna, içeriğine asla uymadığına vurgu yapıyoruz. Müslümanların elbette haklarını savunma hakları vardır. Eğer medyada İslam saldırıya uğruyor ise, Müslümanlar hakkında korku oluşturuyorsa bunları tenkit etmek, hatta mahkeme yoluyla haklarımızı aramak hukuk ve demokratik bir devlette hakkımız. Doğru olan bu hakkı hukuk yoluyla aramaktır. Burada biz saygı duruşunda bulunurken terörün en çok can aldığı topraklar Müslümanların yaşadığı topraklar ve ülkeleri de göz önüne alarak Paris’te öldürülen 17 kişi için saygı duruşunda bulunduk. Dolayısıyla Müslüman kardeşlerimize de rahmet niyaz ediyoruz.“ şeklinde konuştu.

 

Haber: (Almanya Bülteni) – Köln

Haberler