İşten çıkarılanlar bu haberi okusun

Firmalarla işten çıkardıkları çalışanlar arasındaki en temel anlaşmazlık konularından birisi de „Kündigungsfrist“ denilen işten çıkarma süresi konsudur: İş mahkemelerinin önüne en sık giden ihtilaf konusu bu konu olarak öne çıkıyor. Erfurt'ta bulnan Federal İş Mahkemesi bir firmada daha uzun süre çalışan bir kişiye daha uzun süre işten çıkarma süresi tanınmasının ve bunun aksi olarak da, daha az süre firmada görev yapan bir çalışana da daha az „Kündigungsfrist“ tanınmasının eşitlik ve adalet prensibine aykırılık teşkil etmediğine hükmetti.

Federal İş Mahkemesi genç çalışanların daha kıdemlilere göre daha kısa işten çıkarma süresi verilerek dezavantajlı duruma düşürüldükleri şikayetiyle açtığı davada işvereni haklı bularak işten çıkarma süresinin firmada çalışma süresine göre uzun ya da kısa tutulabileceğine hükmetti. Mahkeme, kararında (Karar No/6 AZR 636/13) çalışma süresi uzadıkça işten çıkarma süresinin de uzamasının eşitlik ilkesine aykırı olmadığına vurgu yaparak bu konuda iş vereni haklı buldu.

Mahkemenin kararını dayandırdığı iş kanununun 622. Paragrafının 2. Fıkrasının 1. Maddesi iş sözleşmelerindeki işten çıkarma sürelerini düzenliyor. Buna göre bir iş yerinde en az iki sene çalışan biri ancak 1 aylık işten çıkarma süresi sonrasında işten çıkarılabiliyor. Firmada en az beş sene çalışan biri için bu mühlet 2 ay olarak düzenleniyor. 5 seneden 20 seneye kadar olan bir çalışma süresi için ön görülen „Kündigungsfrist“ ise yedi ay.

EN ÜST MAHKEME İŞVERENİ HAKLI BULDU

İstihdam kanunundaki bu madde nedeniyle genç çalışanlar daha kısa mühletlerle işten çıkarılabilirken, daha yaşlı ve firmada daha eski olan çalışanlara daha uzun süre işten çıkarma süresi tanınıyor. Söz konusu davada davacı olan kadın çalışan işte bu durumun adil olmadığını öne sürerek mahkemeye başvurdu ve maksimum süre olan 7 aylık bir „Kündigungsfrist“ talep etti.

Federal İş Mahkemesi'nin altıncı dairesi ise davacı çalışanın talebini reddetti ve ve alt mahkenin verdiği bu yöndeki kararın temyizine yer olmadığına hükmetti. Mahkemenin yargıcı bu durumda yaştan kaynaklanan herhangi bir ayrımcılığın söz konusu olmadığına karar verdi.

Haber: (Almanya Bülteni) - Köln